Kane And Lynch: Dead Men

Kayıp Hayatlar Senfonisi...
Adam Marcus, tam bir Amerikan rüyasını yaşarken sahip olduğu her şeyi bir trajediye teslim etmiştir. 2 yaşındaki oğlu, silahıyla oynarken kazara ateş almış ve oğlu oracıkta ölmüştür. Oğlunu kaybetmenin vermiş olduğu dehşete, karısının akıl almaz ve dayanılmaz suçlamaları da eklenince, Adam evden kaçmış ve 5 yaşındaki kızını bir daha görmeme pahasına The7 adındaki dünyanın en güçlü paralı asker örgütüne katılmıştır. Artık yeni bir ismi vardır: Kane! Kendilerine en çok parayı verenler adına dünyanın en berbat yerlerinde savaşan Kane, Venezuela'da 25 masum insanın ölümüyle sonuçlanan bir olaya karışır. Olaydan sağ kurtulan tek kişi olduğu, hem de olay yerinden birçok ganimetle kaçtığı söylentileri de duyulmaya başlayınca; Kane ABD'ye dönüşünden kısa bir süre sonra yakalanır ve idam cezasına çarptırılır.
Hapishane nakil aracında idam için nakledilen bir suçlu daha vardır. Karısını öldürmekten suçlu bulunmuş; ilaç bağımlısı ve bir şizofreninin tüm özelliklerini gösteren oldukça tehlikeli bir suçlu: James 'Lynch' Seth. Lynch mahkeme heyetine kendisini mükemmel bir koca olarak anlatırken, Lynch'in daha sonra yaptıklarını kabul etmesi mahkeme heyeti için büyük çelişkiler doğurmuş; bu çelişkilerin bir bir ortaya konması ise Lynch'i heyecanlandırmış ve karısına "arada bir" dayak atması da dahil olmak üzere yaptığı her şeyi tek tek anlatmasına neden olmuştur.
Hikayemizin esas oğlanı Kane'in kaderi bu nakil esnasında Lynch ile kesişmiştir artık. Ufak kurtarma operasyonuyla da bu iki kader mahkumu; nefret, intikam ve şiddet yüklü suç eylemleriyle dolu; sonunun neye varacağı asla bilinemeyecek bir kurda tuzak oyununun içine düşerler.